Kızlık Zarı

Hymen (kızlık zarı), vajina açıklığını çevreleyen dokudur. Tam girişte bulunmaktadır. Genital gelişim sırasında, vajina bir doku tabakasıyla kapanır (hymen) ve vajina oluşmaya başlar. Vajinal açıklık oluştuğu sırada rahimin gelişimden geride kalan deri parçasıdır. Vajinal kanal açılır ve kızlık zarı basitçe vajinal açıklığı kaplayan oradaki doku kalıntısıdır.

Çoğu durumda, kızlık zarı vajinal açıklığı tam olarak kapsamaz ve esnektir. Bu nedenle tampon ve penetrasyon, mastürbasyon veya cinsel ilişki gibi cinsel aktivitelerde yırtılabildiği gibi esnek olma özelliği ile esneyebilir.

Kızlık zarı penetrasyonun bir sonucu olarak yırtılabilir. Ancak toplumda büyük efsane dolaşmak da; ilk kez penetrasyon (vajinal birleşme) sırasında kızlık zarının zorlanması “ağrı ve kanamaya neden olarak yırtılması” korkusu.

Aşağıdaki resimde, ilahilerin birkaç varyasyonunu görebilirsiniz:

Gördüğünüz gibi vajina açıktır. Hymen sadece biraz açılmasını kısıtlıyor. Bazı kızlar bisiklete binerken, zıplarken veya bisiklet sürerken yırtılabilecek kadar ince ve narin olan bazı zarlara sahiptir. Bazılarında ise esasen var olmadıkları kadar minimal olan zarlar vardır. Bazılarında yırtılmadan penetrasyon yaşanabilecek kadar elastik ve sadece doğum sırasında yırtılır.

Bazı kız çocukları, yırtılma ve kanama olmadan penetrasyonu imkânsız kılan ya da farklılık gösteren kızlık zarı ile doğar. Bu gibi durumlarda, kızlık zarı açmak ya da için, himenektomi adı verilen küçük bir ameliyat yapılması ya tavsiye edilir ya da zorunludur. TÜRK TOPLUMDA KIZLIK ZARI   Kızlık zarı Türkiye’deki önemi ve bulunduğu yerdeki üstlendirilen sorumluluk ise tahmin edilemeyecek kadar büyük. Yukarıda ne olduğunu, nasıl oluştuğunu paylaştığımız o zar parçasına manasız yüklenen namus kavramı yüzünden, hayatlar bitiyor, aileler dağılıyor, gencecik hatta küçücük kızlar namussuzlukla suçlanıp, katline kararlar alınıyor. Peki neden?   Kültür ve inançlar her ülke, bölge ve dinde farklılık gösterir. Elbette amacımız hiçbir dine, inanca saygısızlık değil. Fakat bunun doğrusunu bilinmesi, ayrıca korkuları yüzünden kocası ile birlikte olamayan kadınlarımızı bilgilendirmek. “Kızlık zarı evlenen kadar korunmalı veya kadın evlenmeden ilişki yaşamamalı” bu kural biz ve bizim gibi Müslüman ülkelerde geçerlidir. Bunu yargılamak ya da sorgulamaktan ziyade ben büyüklerimizden şunu rica ediyorum; lütfen kızlarımızı doğru ve eğiterek yetiştirelim. Korkularla değil. Yine aynı kuralları koruyarak ama sebebini anlatarak yetiştirelim ki; ilişki yaşama zamanı geldiğinde korkudan ilişkiye girememiş, bu gün bizlere başvuran onca kadınların arasına girmesinler. Örf adetlerinize sahip çıkmaya çalışırken kadın ve erkeğin aile birliğine zarar vermeyin. Her geçen gün birbirlerinden uzaklaşan sadece çocuk ve aile için sürdürülen veya hiç ilişki yaşayamadıkları için bitmiş evliliklerle çevrelenmekteyiz.   Kızlık Zarı ile ilgili baskının dozunu korku ile değil bilgi ile kuralım. Hem kadınlarımız hem erkeklerimiz mutlu olsun. Psk.Terapist Derya ALAGEYİK

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir